Kilimli Mutlu Sonlu Masöz Bayanlar

Kilimli Mutlu Sonlu Masöz

“Bir bu eksikti,” diye başladım ve Saranın geri geldiğini duydum. “Çorabımı bir Kilimli Mutlu Sonlu Masöz yere takmışım. Aslen çikolata olan bir yere gidiyorsan dönüşte bana elli kilo getir, böylece duygularımın çaresine daha sonrasında bakarım.” Kafamı kaldırdım ve orada duranın Sara olmadığını gördüm. Yanaklarım utançtan kıpkırmızı oldu ve eteğimi geri indirdim. “Affedersiniz Bay Ryan, ben…” “bayan Mills, öteki ofis kızlarıyla mesele çıkaran çamaşırlarınızı mevzuşacak bolca vaktin olduğuna bakılırsa Papadakis sunumunu hazırlamaya ek olarak Willis ofisine gitmeni ve Beaumont için pazar analizini ve pazar bölümlendirmelerini almanı isterim.” Penceremdeki yansımasına bakarak kravatını düzeltti. “Sence bunun üstesinden gelebilir misin?”

az önce bana “ofis kızı” mı demişti? Tabii ki stajımın bir parçası olarak onun için sık sık temel asistanlık işleri yapıyordum fakat Northwesternde JT Miller bursu almadan önce bu şirket için senelerce çalıştığımı gayet iyi biliyordu. Diplomamı almaktan yalnızca dört ay uzaktım. Diplomamı almaktan ve senin altından defolup gitmekten, diye içimden geçirdim. Kafamı kaldırıp alev alev yanan gözlerine baktım. “müsait mi diye Sam’e sormaktan…” “Bu bir öneri değildi,” diyerek beni böldü. “Onları senin almanı isterim.” Bir süre dişlerini sıkıp bana baktı ve sonra geri dönüp fırtına şeklinde ofisine girdi, arkasından da kapıyı sertçe kapadı.

Kilimli Mutlu Sonlu Masöz

Bu insanın derdi ne bu şekilde? Yeniyetmeler gibi kapıları çarpmak gerekli miydi? Sandalyemin arkasından montumu kaptım ve birkaç blok aşağıdaki uydu ofisimize doğru yola koyuldum. Geri geldiğimde kapısını çaldım fakat içeriden ses gelmedi. Kapı kolunu denedim. Kilitliydi. Ben Chicago dolaylarında aklını kaçırmış gibi koşuştururken o muhtemelen vakıf fonundan bir prensesle kısa süreli bir öğleden sonrasında seksi yapıyordu. Kâğıtların her tarafa saçılmasını ve kendi başına eğilip onları toparlamak zorunda kalmasını umarak, karton dosyayı posta deliğinden içeri ittirdim. Bunu hak etmişti. Dizlerinin üzerinde saçılmış belgeleri yerden toplayışını görmeyi daha çok arzu ederdim.

Sonra yine onu tanıdığım kadarıyla beni çevreı temizlemek üzere steril cehennem deliğine çağıracak ve o esnada beni izleyecekti. Dört saat sonrasında durum güncellemelerini tamamlamış ve slaytlarımı sıraya dizmiştim. Bugünün ne kadar çok kötü olduğunu düşünerek hemen hemen çıldırmış şeklinde gülmeye başladım. Kendimi fotokopicideki çocuk için oldukça kanlı ve iyi hesaplanmış bir katliam komplosu kurarken buldum. Bütün istediğim basit bir işti; birkaç fotokopi çekecek, birkaç ciltleme yapacaktı. Çocuk oyuncağı olmalıydı. Gir ve çık. Fakat hayır. İki saat devam etmiştü.